“Bu çok gecikmiş kitap, anti-kapitalist tartışma konularının en popüler on tanesini münazara yoluyla inceleyip, hakikaten çürütmektedir. Sonunda biri bunu yaptı! Hatta geç bile kalındı.” -Kristian Niemietz“Bu kitap kritik bir ihtiyaca cevap veriyor, özellikle de illiberal [liberalizm karşıtı] politikacılar müdahaleci ekonomi politikalarıyla bizzat kendilerinin yarattığı sefaletten dolayı şimdi de kapitalizmi suçlarken. Kitabın bizim davamızın haklılığını ortaya koyan gerçekleri gözden geçirmesine minnettar olalım.” -Brad Lips, ATLAS Network“Kapitalizm Savunusu kitabıyla Rainer Zitelmann okulda size öğretilen mitler ve hurafeleri teşhir ediyor ve iktisadi realitenin bilimsel ve de son derece kolay anlaşılır izahını sunmaktadır.” -Profesör Thomas DiLorenzo, Ludwig von Mises EnstitüsüKapitalizmi savunan en önemli eserlerden biri. İyi araştırılmış, ustaca yazılmış, yalnızca serbest piyasayı temellendirmekle kalmıyor, aynı zamanda Thomas Picketty’nin kapitalizmi çöpe atan çok tantanalı çalışmasını yerle bir ediyor. Adam Smith çok etkilenir, hatta gurur duyardı. -Steve Forbes
Rainer Zitelmann bu eserde kapitalizme yöneltilen en meşhur on itirazı ele almaktadır: Kapitalizm açlık ve yoksulluğa yol açar, eşitsizliği artırır, gereksiz tüketime sebep olur, çevre tahribine yol açar, iklim değişikliğine ve savaşlara yol açar. Eleştirmenleri der ki, kapitalizm kârı insanlıktan daha fazla önemser, büyük tekeller yaratır, demokrasinin de altını oyar. Zitelmann her bir iddiayı eleştirel bir süzgeçten geçirmekte ve bunların sakatlığını ortaya koymakta ve çürütmektedir. Her bir suçlamaya yönelik karşı argümanlar önermekte, aslında başarısız olanın kapitalizm değil, yüzyıllık anti-kapitalist deneyler olduğuna ilişkin zengin bir tarihsel malzeme birikimi ile ufuk açıcı gerçekleri gözler önüne sermektedir.
Kitabın ikinci bölümünde özel bir şekilde tasarlanmış ve Ipsos MORI tarafından 32 ülkede yapılmış olan ve sonuçları ilk defa burada açıklanan bir alan araştırmasına dayanarak Avrupa, ABD, Latin Amerika ve Asya’da kapitalizm hakkındaki popüler algılar analiz edilmektedir. Çevirmenin hiç de şaşırmadığı, uzun süredir gözlemlediği ve ileri sürdüğü üzere, Türkiye araştırma yapılan bütün ülkeler arasında anti-kapitalist duyguların en kabarık, sağcısının da solcusunun da, zenginin de fakirin de, okumuşunun da cahilinin de anti-kapitalistlikte birbiriyle yarıştığı ülke durumundadır.
